Arthur Koestler, dünyaca ünlü bir yazardır. Bakın bu yazar yaşamına giren yedi’leri nasıl değerlendiriyor:
“Yılın yedinci ayının, yedinci gününde doğdum, haftanın yedinci günüydü ve yüzyılın yedinci yılıydı… Yedi çocuklu bir ailede dünyaya geldim, annem yedinci kardeşti ve benim yedi kardeşim vardı ve ben yedinci çocuktum… Yirmi yedinci doğum günümde, hayatımda ilk olarak bir at yarışına gittim ve oynadım…
Programa baktığımda, yedinci yarışın koşulacağını gördüm, at sayısı ise yediydi… Yedi numaralı atın adı yedinci Gök’tü, handikapı ise yediydi, yedide bir bahis açılmıştı ve ben bu ata yedi şiling yatırdım ve at yedinci geldi.”
Kumarhane Batıran Adam :
Dünya kumar tarihi bin sekiz yüz doksan bir yılında çok ilginç bir olayla sarsıldı. Monte Carlo Kumarhanesi’nde bir adam üç kez kasayı iflas ettirdi. Bilinen ve tanınan bir sima değildi ve daha önce buraya hiç gelmemişti. Kumar stili hiçbir sisteme dayanmıyordu ve sadece üç oyun oynadı. Şişman, orta boylu ve İngiliz’di. Rulette ilk iki turda kırmızı ve siyaha devamlı olarak oynadı ve hep kazandı, üçüncü turda daima beş sayısına oynadı ve otuz beş’e bir olasılıkla beş kez üst üste kazandı. Adamın verdiği isim sahteydi ve İngiltere’ de verdiği adreste bulunamadı ve kimse de onu bir daha görmedi.